Kozyatağı, genelde yerleşim alanı olarak tercih edilen, çokça huzurlu ve sakin bir Anadolu yakası semti. Açıkçası buralarda şimdi anlatacağımız lezzet durağı olan Araf İstanbul’la karşılaşmak şaşırtıcıydı bu sebeple. Kozyatağı’nda bir sitenin içerisinde bulunan minik bir dükkanda gerçek anlamda harikalar yaratılıyor diyebiliriz. 12 kişi kapasiteli Araf İstanbul, harika bir şef restoranı. 12 kişilik kapasitesi sebebiyle mutlaka rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Ayrıca lezzetli yemeklerinin de methi pek çok insanca duyulduğundan burası artık popüler bir lokasyon. Bu yüzden de gideceğiniz zamandan çok daha önce yerinizi ayarlayın deriz. 12 masa şefin yemekleri pişirdiği alanın etrafında. Dolayısıyla olan biten her şeyi görmeniz mümkün. Bu da apayrı bir keyif veriyor doğrusu. Bir yandan da şef ile yemeklerin içeriklerini konuşmak, sohbet etmek de mümkün. Özel bir deneyim gerçekten.
Araf İstanbul, kompakt bir alanda, açık ateşte pişen lezzetleriyle kısa sürede oluşan müdavim kitlesini ve yeni gelenleri de büyüleyen bir şef restoranı olarak öne çıkıyor. Başarılı şefler Kenan Çetinkaya ve Pınar Çetinkaya öncülüğünde kurulan Araf İstanbul, olağanüstü lezzetleri ve samimi, sıcacık ortamıyla adından söz ettiriyor. Şeflerin dokunuşları her adımda kendisini hissettirirken bu dokunuşları birebir seyredebilmek de açıkçası bana iyi hissettirdi. Akşam 18:00 – 22:00 saatleri arasında bu gastronomik deneyimi yaşayabileceğiniz Araf İstanbul’da öğlen 12:00 – 16:00 saatleri arasında da ‘’Karavana’’ şeklinde adlandırdıkları ve günlük olarak değişen bir öğlen yemeği menüsü de var. Söylediğimiz gibi her gün değişiyor ve klasik bir öğlen yemeği değil de şeflerin elinden farklı bir yemek yemek adına güzel bir şeçenek bence. Genel olarak çorbalar, kadınbudu köfte, etli lahana sarma, et haşlama gibi ana yemekler, köpoğlu, kereviz salatası gibi mezeler var. O gün için 3 çeşit seçiliyor ve servis ediliyor. Öğlen Kozyatağı’nda olanlar bir göz atmalı muhakkak.
Gelelim akşam menüsüne; menüde sahiden ‘’az ve öz’’ çeşit var. Araf İstanbul’da açık ateşte pişirilen et çeşitleri enfes. Açık ateşin etkisi lezzetlerde hissediliyor. Etler yumuşacık. Menüde odun ateşinde pişen ve lezzetlendirilmiş farklı garnitürlerle sunulan Uykuluk, Billur, Kuzu Pirzola ve dana yanak var. Her biri çok lezzetli kesinlikle. Ayrıca firik pilavı ve tahinli yoğurt ile sunulan Tavuklarını da denemelisiniz. Başlangıç için ‘’Yancılar’’ isimlendirmesiyle sunulan labne, zahter, pestodan oluşan ‘’Pancar’’, Izgara Sebze, Bebek Ahtapot ve Izgara Dil’’ de denenmeli. Her birine bambaşka sos dokunuşları yapılmış, başka yerde bulabilmenizin mümkün olmadığı seçimler ve damakta bir şölen gerçekten her biri. Yemek sonrasında ise limonlu tavuk göğsü katları denenmeli tatlı olarak. Mevsimselliğe de fazlasıyla önem veren bu gizli kalmış vahayı keşfedin deriz!
Yorum Yap