Rumeli hisarındaki Kiss The Frog ile ilgili bir inceleme yazısı yazmak için 3 önemli sebep vardı. Bunlardan bir tanesi kendisini Seafood Brasserie olarak tanımlayan mekanın, biz de bulunan Brasserie-Bar kategorisine tam olarak oturmasıydı. Brasserie tanımını araştırırken Fransızların bu restoran tipinin eskilerde daha çok deniz mahsulü üzerine olduğu bilgisine ulaşmıştım. Diğer bir sebep nitelikli yemekler yapan bir mekan olup, aynı zamanda erişilebilir fiyatlar sunması olacaktı. Üçüncüsü ve en önemlisi ise Kiss the Frog’un, bir masaldan yola çıkarak yarattığı eğlenceli ve şık atmosfer içerisinde, ziyaret eden kişiye yaşattığı benzersiz deneyimdi. Kiss The Frog, bu aralar düzenlediği Perşembe partileri ile boğaz hattında eğlenceli bir bar atmosferi de sunuyor.
Ne yenir, Ne içilir?
Fransızların geleneksel restoran tip olan Braserie’nin tanımında bir deniz mahsulü etkisi var. Bu tarz restoranlar dünyada Casual Dining sınıfı altında gösteriliyor. Brasserie’lerin Fine Dining’e göre en temel farkı, yakın kalitede yemeği, nispeten daha rahat bir ortam ve uygun fiyat ile sunuyor olmaları. İşte Rumeli Hisarındaki Kiss The Frog’da tam olarak bu tanımın içinden kalıyor. Restoranın menüsünde, Mahmacun (lahmacun) Pastırmalı Humus, Karides Mantı gibi mutfağımızdan yemeklerin deniz mahsullü yorumları varken, Moules Mariniere (tencerede midye) ve deniz mahsullü spagetti gibi dünya mutfağından örnekler de bulunuyor.
Karides, Bal Kabağı ve Keçi Peynirli Pizza
Kiss The Frog Seafood Brasserie’nin menüsünde odun fırınında pişen Kalkan, Lagos gibi balık seçeneklerinden, İstiridye ve Istakoz’a kadar, deniz mahsulü üzerine seçenekler mevcut. Rumeli Hisarın’daki mekanın menüsü bireysel seçim ile başlangıçtan ana yemeğe mükellef bir yemek için gayet uygun. Ama bence mekanın enerjik atmosferini de hesaba katarak, ortaya paylaşımlı yemek tarzı, daha kapsamlı bir deneyim için tercih edilebilir. Restoranın ön plana çıkan bazı tabaklarından bahsetmek gerekirse, kalkan balığından yapılan avokadolu Hirame ve Tarama & Somon havyarı denenmesi gereken lezzetlerden. Ortaya söylenebilecek başlangıçlara ek olarak Avokadolu, Semizotlu Çilek Salatası, Odun fırınında pişen Karides, Bal Kabağı ve Keçi Peynirli Pizza yine ön plana çıkan seçeneklerden bazıları.
After Eight Profiterol
Porsiyonların oldukça doyurucu olduğu Kiss The Frog’da mekana özel bir kokteyl menüsü de mevcut. Bu kokteyllerden No Pain No Gain, damak arkasında bıraktığı acısıyla iştah açıcı olarak yemek öncesi için iyi bir seçim. Gecenin finali ise restoranın ünlenmiş tatlısı After Eight Profiterol ile yapılabilir. Aşağıda fiyatlarına da değineceğimiz Kiss The Frog’un menüsü için, buraya tıklayarak web sitesini ziyaret edebilirsiniz.
No Pain No Gain
Ne zaman gidilir?
Kiss The Frog, haftanın 7 günü öğle 12:00’den, gece 12:00’ye kadar açık bir restoran. Brasserie-Bar tarzı mekanların özelliği gereği tüm gün aktif olan mekan, sahilde olduğu için özellikle havanın güzel olduğu zamanlarda öğle servisinde yoğun oluyor. Ara saatlerde kahve ve içkiye gidilebilen Kiss The Frog’da günün en hareketli saatleri ise hafta içi akşam, iş çıkışı itibarı ile oluyor. Hafta sonları ise mekan, yemek sonrası hızlanan DJ müziği ile gece kulübü öncesi ısınma barına dönüşüp, kapanış saatleri de biraz ileriye doğru taşınıyor. Perşembe partileri, mekanın en hareketli olduğu hafta içi gün oluyor. Rumeli Hisarı sahilindeki mekana ulaşımda oldukça kolay. Vale hizmetinin bulunduğu mekana ulaştığınız araçtan indiğinizde düz ayak olarak hemen girebiliyorsunuz.
Ne giyilir?
Kiss The Frog, beyaz masa örtülü masaları, şık barı ve duvardaki siyah beyaz fotoğrafları ile zamansız bir mekan deneyimi yaşatıyor. Şık restoranın kullandığı sıcak ve eğlenceli renkler, öyküdeki kurbağanın objeler ile bütünleşerek masalsı bir ortamdasınız hissi uyandırıyor. Bu anlamda mekanın birincil giyim kodu da Spor/Şık olarak şekilleniyor. Eğlencenin daha ön planda olduğu hafta sonu akşamları ve parti gecelerinde ise Chic&Sexy tarz da mekana uygun oluyor.
Kim kim gidilir?
Kiss The Frog, yemek ve atmosfer anlamında deneyim odaklı bir restoran olup, mekanın lokasyonu da Boğaz’da olunca, romantik yemekler için ön plana çıkıyor. Öğle servisinde işten kaçıp nefes almak ve işten çıkışta barda atıştırmalıklar ile takılmak için de mekan iyi bir alternatif durumunda. Tabi ortaya paylaşımlı yemekler ile, mekanın enerjisi buluşma noktası olarak da mekanı ön plana çıkartıyor. Bu arada deniz mahsulü seven misafiriniz varsa eğer, Kiss The Frog’da deneyim odaklı bir yemeğe davet edilmekten keyif alacaktır. Bilginize.
Kiss The Frog’un menüsünde Sushi bölümü de mevcut
Yorum Yap