Yunanistan sınırını geçtikten sonraki en yakın şehir olan Dedeağaç, (Alexandroupoli) gerek yeme-içme, gerek şehrin dokusu anlamında Türkler tarafından oldukça seviliyor. Konaklama, gezme alanı ve yeme-içme alternatiflerinin iç içe olduğu kompak şehir, rahat ve sürprizsiz bir tatil geçirmek isteyenler için ideal bir seçenek durumda. Dedeağaç’ın kısmen modernleşmiş, kısmen de eski kalan çehresi, o dönemi bilenler için geçmişteki Bayramoğlu, Çınarçık, Dragos tarzı bir hava hisetteriyor.
Dedeağaç’da modernlik ve eskimişlik bir arada
Dedeağaç’ın Türkler tarafından çok ziyaret edilmesinin en önemli sebebi, uygun fiyatlı ve kaliteli birçok yemek alternatifinin bulunması denebilir. Yemek ve içki kültürümüzün çok yakın olduğu Yunanistan’da ki, düşük alkol fiyatları ve halkın tamamına nüfuz etmiş dışarıda yemek kültürü sebebi ile restoranlar ve barlar sürekli dolu. Aşağıda, Dedeağaç’da mutlaka gidilmesi gereken, şehrin karakteristiğini yansıtan 6 mekan bulunmakta.
Bu mekanların yanına yerellerin takıldığı, lokal mekanlar eklenerek güzel bir kombinasyon yapılabilir. (Kişinin kendi keşfetmesi gerektiğini düşündüğüm için bildiğim lokal mekanları yazmıyorum) Lokallerin takıldığı mekan nasıl bulunur diyorsanız eğer oldukça basit; Turistin olmadığı (Türkler) yaş ortalaması yüksek olan, yerlilerin takıldığı mekanları gözlemleyerek deneyin.
kanabidis
Mezze tavern
Dedeağaç’ın en son açılan ile başlayalım. Ana cadddeyi kesen sokaklardan birinde açılan Mezze Tavern klasik Yunan lezzetlerini modern bir atmosferde sunuyor. Sokağa boylu boyunca yayılan mekan yaz ayarında da nispeten serin. Özellikle menüdeki salamura balık tabakları oldukça lezzetli olan mekanda karışık deniz tabağı 6.5€ fiyatla servis ediliyor. Salata bölümü de oldukça zengin olan mekanda Greek Salda yerine diğer alternatifler denenebilir. Mezze Tavern’de yemek sunumları model olsada kalamar ahtapot gibi deniz mahsulü ürünler de mevcut. Kırmızı et tabaklarının da olduğu restoran lokaller ile birlikte bir akşam yemeği için ideal bir seçim olacaktır
Mezze Tavern
Aya Yorgi
Dedeağaç’ın 8-10 km dışında Makri koyunda bulunan balık lokantası Aya Yorgi, şehre gitmişken mutlaka denenmesi gereken mekanlardan. Mekan, denize ve koya yukarıdan bakan manzarası ve ince detaylar ile dekora edilmiş şömineli salonu ile gerçekten etkileyici bir atmosfer sahip. Üstelik şık atmosferine rağmen Aya Yorgi’nin fiyatları makul seviyede denebilir. Aşağıda bulunan link de Türkçe menüsü ve fiyatları bulunmakta olan Aya Yorgi’nin baby kalamarı ve mürekkepli Risottosu spesiyal yemekler durumunda. Pazar öğlen oldukça keyifli olan mekana gitmeden önce rezervasyon yapmakta fayda var.
Aya Yorgi Dedeağaç
Kanabidis
Izgaracılar sokağı olarak da isimlendirebileceğimiz sokakta (Erika otelin sokağı) bulunan lokantalardan en ünlüsü durumunda olan Kanabidis, genelde köftesi için tercih ediliyor. Oldukça uygun fiyatları olan mekan, yemekleri yağlı karton kağıtlarda (son dönem salatayı kaselerde servis etmeye başlamışlar, Türkler etkilemiş olabilir) servis ediyor. Tam anlamıyla salaş olarak nitelendirebileceğimiz Kanabidis’de, rakı içen grupların oturduğu masalar ile, yarım ekmek patates yiyen çocukların oturduğu masaları yan yana görülebiliyor. (bizde asla olmaz o masanın bir fiyatı vardır) İçkili bir yemek için kişi başı 10-15 € ödenen Kanabidis, kalamar, ahtopot menüsüne ara verip, vücudu dinlendirmek için de iyi fırsat olabilir.
Pico
90 li yılların Spica ve Şaziyesi’ni bilenlerin, nostalji yapabileceği canlı müzik bir gece kulübü olan Pico’da program gece yarısında sonra başlıyor. Bizim arabesk olarak nitelendirdiğimiz müziğin Yunanca’sını renkli şovlar ile sahneye koyan mekanın girişi 5 € (en son benden giriş almadılar) Dedeağaç’da, hafta sonu şehrin sokaklarına dağılmış irili-ufaklı mekanların birçoğunda canlı müzik progrsmı olurken, Pico genelde gecenin finali için tercih ediliyor durumda.
Apolloniados caddesi balıkçılar
Dedeağaç’ın sembolü olan fenerin bulunduğu, sahile paralel cadde olan Apollonniados’de birçok kafe ve balık restoranı mevcut. Bu balık lokantaları için spesifik bir öneride bulunmayacağım, çünkü az çok hepsi birbirine benziyor. Hatta Türklerin favori restoranı Nisiotiko‘de bu caddeyi kesen sokağın hemen başında bulunuyor. Masalarında Yeni Rakı ve Tekirdağ şişelerinden hemen tanıyabileceğiniz Nisiotiko neredeyse tamamen Türk müşteri (hep beraber aynı yerde toplanmak için niye oraya gitme zahmetinde bulundukları anlaşılmayan) tarafından dolduruluyor. Yine burada gözlem yaparak, cadde üzerinde ki balık restoranlarından lokal müşterisi ağırlıklı olanı seçebilirsiniz.
Thema Bar
Şehrin en hareketli caddesi olan Dimokritos caddesinde bulanan Thema, Dedeağaç’taki birçok mekan gibi, gündüzleri kafe, akşamları da bar olarak hizmet veriyor. Mekan, Dedağaç gibi ufak bir şehirde olmasına rağmen geniş şarap kavı ve Londra, New York barlarını aratmayan kokteyl barı ile dikkat çekiyor. Thema barı, yemekten sonra bir şeyler içmek için ara mekan olarak kullanabilirsiniz.
Thema, Dedeağaç
Argo (Kapandı)
Apolloniados caddesinde deniz üzerinde bulunan mekan, ilk etapta Kalamış Divan’a olan benzerliği ile dikkat çekiyor. Özellikle Pazar günleri bölge halkı tarafından doldurulan mekan, hava açık ve güneşli ise mutlaka tercih edilmeli.
Yorum Yap